14 Haziran 2010 Pazartesi

Genç kalmanın 5 doğal yolu

İnsanoğlu her daim genç kalmanın yollarını aramış ve aramaya da devam ediyor. İşte size doğal yollardan genç kalmanın 5 yolu…

Tıp alanında her geçen gün yeni gelişmeler yaşanıyor. Gün geçmiyor ki yeni bir tedavi yöntemi bulunma sın. Tıp bir yandan hastalıklara çareler ararken bir yandan da insan ömrünü uzatmaya çalışıyor. Howstuffworks isimli sitede yer alan habere göre, tıbbın ilerlemesi uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmek isteyenlerin bu alana ilgisini artırdı. 2005 yılında Amerika'da ortalama yaşam süresinin 70,9 yıldan 77,9 yıla çıktığı kaydediliyor.

Şirketler de buna bağlı olarak piyasaya yaşlanmayı önleyen ya da geciktiren ürünler sürüyor. Bu ürünlerin bazısı işe yararken birçoğu sonuçsuz kalıyor. Yaşlanmanın belirtilerini ve yaşlanma görüntüsünü engelleyen bazı denenmiş gerçek tekniklerin olduğunu belirten uzmanlar, genç ve daha sağlıklı kalmak için deneyebileceğiniz 5 kolay yöntem sunuyorlar.

1. Stresinizi azaltın

2004 yılında araştırmacılar, zihin ve vücut arasında kesin bir ilişki ortaya çıkarmayı başardı. Genetik bilimciler, kronik stresin telomerleri etkileyerek vücuttaki hücrelerin ömrünü kısalttığını buldu. Bu telomerler yıprandığı zaman hücre çekirdeğindeki DNA daha fazla bölünmüyor. Sonuç olarak, önce hücreler, sonra dokular ve daha sonra organlar ölmeye başlıyor. Stres ise bu telomerlerin daha erken kısalmasına neden oluyor.

Uzmanlar, yaşamınızdaki stresi azaltmanın yaşlanmayı önlemenin bir tekniği olduğunu açıklıyor. Stresi azaltırsanız daha iyi uyursunuz, gözlerinizin altındaki torbalar ve kırışıklıklar azalır. Stresi azaltmak için egzersiz yapmanız önemlidir. Egzersiz kendinize olan güveninizi artırıyor, kendinizi iyi hissetmenizi sağlıyor.

2. Egzersiz yapın

Yaşlanma belirtilerinden en belirgin olanı ise kambur duruş ile el ve ayaklardaki titremedir. Kas kütlesi kaybı sonucunda oluşan bu yaşlılık belirtileri sarcopenia (yaşlılığa bağlı kas kaybı) olarak isimlendiriliyor. Kas kaybı, kas liflerini kontrol eden motor nöronların ölümü sonucunda gerçekleşiyor. Yüzümüzdeki derinin altındaki kas liflerini kaybedince de dokular sarkıyor.
Kas kaybını önlemek için uzmanlar haftada en az 2 ya da 3 kez direnç bantlarıyla egzersiz yapmanızı öneriyor.

3. Güneşten kaçının

Güneşten gelen ultraviyole radyasyona ihtiyacımız var. Çünkü UV ışınları, melatonin üretiminde kullanılan A vitamini üretimini harekete geçiriyor. Melatonin seviyesinin düzensiz olması durumunda insanlar depresyona giriyor. Çok fazla UV ışığı, kolajen ve elastin tarafından oluşan diğer yaşlanma belirtilerini ve buruşuklukları hızlandırabilir.

Güneşin cilt üzerindeki zarar verici etkisine photoaging (güneşe bağlı yaşlanma) deniyor. Güneşin zararlı etkisinden korunmanın mantıklı yolları var. Dermatologlar, güneşe çıkacağınız zaman güneş koruma faktörü 15 ve üzerinde olan güneş kremlerinin düzenli olarak kullanılmasını öneriyor.

4. Dengeli ve iyi beslenin

Bazı yiyecekler içeriğindeki maddelerden dolayı yaşlanma süreciyle mücadele ediyor. Serbest radikaller tarafından hücre azalması sonucu vücudumuzun direnci kırılıyor. Antioksidan içeren gıdalar, bu radikalleri dengeleyerek etkisiz hale getiriyor. C ve E vitamini, beta karoten içeren yiyecekler yiyerek daha fazla antioksidan tüketirseniz serbest radikallerin hücresel yapıya zarar verme ihtimali azalır. Uzmanlar, renkli sebzeler, alabalık, somon gibi yiyeceklerin yer aldığı antioksidan bakımından zengin bir beslenme programı tavsiye ediyor.

5. Sigarayı bırakın

Cildiniz için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri sigarayı bırakmak olmalı. Eğer günde yarım paket sigara içerseniz, bir an önce cilt bakımınıza özen göstermelisiniz. Sigara, cildin görünümü üzerinde ciddî etkilere sahip. Cildinize değen sigara dumanı cilt hücrelerinde biokimyasal değişikliklere yol açıyor. Bu da cilt dokularına esneklik sağlayan tabakada bulunan kolajen ve elastine zarar veriyor. Bu ise cildin sarkmasını ve buruşmasını hızlandırıyor. Ayrıca sigara içmek, cilt hücrelerine oksijen ve besin taşıyan kan damarlarını daraltıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder